BURDUR SALDA GÖLÜ EFSANESİ
Rengini topraktan,
Gökyüzünden ve sudan
Alan doğa harikası
Güzeller güzeli bir göldür
Dünyanın ikinci temiz suyu,
Mars ile örtüşür toprak yapısı
Türkiye’nin ikinci derin gölü Salda
Yaşıyor dipdiri efsânede, masalda…
Kahveci Osman Usta şöyle diyor;
Yağmurla karışık fırtınalı bir gündü,
Gün değil sanki, göklerin bizim gölle
Bizim gölle yaptığı, oynaştığı düğündü
Düğümdü belki de bilemedik,
Bilemedik sığındık bir kuytuya
Kuytudan korkularla bakıyorduk Salda’ya...
Salda’ya göklerin yedinci katından yağmur durmaksızın
Durmaksızın o kadar uzun zaman yağdı
Yağdı..
…..Yağdı…
………Yağdı ha yağdı…
Yağdı tepelerden aşağıya, oluştu seller
Seller ki önüne katıp her şeyi
Her şeyi alıp, sürükleyip getirmişti,
Getirmişti kökünden söküp ağaçları,
Ağaçlar, kütükler, taşlar, kayalar, ne varsa
Ne varsa yamaçlardan ortasına gölün
Gölün en karanlık noktasına çekiyordu,
Çekiyordu, yutuyordu her şeyi girdap,
Girdap bu işte, bu yüzden hep
Hep gölün ortası karanlıktır zaten,
Zaten kimse bilmez Salda’nın
Salda’ nın yuttukları gider nereye? Çıkmaz,
Çıkamaz asla dışarı bir daha…
Gölün kıyısında su ateş,
Hamam suyu sanki
Fakat ilerledikçe
Tam tersi buz kesmede
…..Söylenen o ki,
……….İki adım soğuk,
………….İki adım sıcak…
Bazı gecelerde uğultuyla göl kıyısı
Uyanır, uyumaz; kıvranır sabaha kadar
Ortada insan eseri ne bir yapı, ne bir makine,
Yok… Yok ki yok…
Çok yüksekden çağıl çağıl akan bir şelale
Uğuldayan bir ses, uyutmaz ki göğü, yeri
Neyin nesidir bu, uyandırır seherleri…
*
Dev sazan balıklarından bahseder kimi
Kimisi “bir adam boyunda” der ekler
Duyan çok ama dev sazanları
Görene de henüz rastlanmadı,
Koyu maviden bu yana
Bu yana asla gelmezler,
Yakalamak için
Açılmak gerek
Sandalla
Salda’ya…
Basmamış Mars’a insan ayağı,
Aynen öyle anlatırlar işte:
İnmemiş, inememiş,
……..Dalamamış Salda’ya
…………Dipte geçit vermez ağaç kökleri
……………Yüzlerce metre aşağıda
………………Ve kutup soğuğu buz
Su canlı, su diri, su aşk
Öylesine şahane…
……………Su var suyun içinde
…………………Sulara efsâne…
Mustafa Ceylan
|