KURTULUŞ SAVAŞI DÖNEMİNDE SÖĞÜT
Milli Mücadele yıllarında Ertuğrul Sancağı’na ( Bilecik ) bağlı bir kaza merkezi olan Söğüt ve çevresi halkı, Anadolu’da Yunan işgalinin başladığı ilk günden itibaren maddi ve manevi bütün gücünü vatanın kurtarılması için seferber etmiştir. İşgal hareketiyle birlikte yörede Müdafa - i Hukuk Cemiyetleri kurulmuştur. Ayrıca Gündüzbey taburu ve Savcıbey müfrezesi olmak üzere pek çok milli müfrezeler teşkil edilmiştir. İnönü cephesi adıyla bilinen Gündüzbey, Tekke ve Kanlıtepe istihkâmları 1921’de Şubat ve Mart ayları boyunca Söğüt ve çevresi halkı tarafından kazılmıştır.
Yöre toprakla
rı 8 -11 Ocak 1921 tarihleri arası üç gün, 24 Mart - 21 Nisan 1921 tarihleri arasında 13 ay, 25 gün olmak üzere Yunan işgalinde kalmıştır. Bu işgaller sırasında Söğüt yakılmış, Ertuğrul Gazi’nin türbesi kurşunlanarak tahrip edilmiştir. Bugün türbenin kepenklerindeki delikler bu mezalimin kalıntılarıdır. Milli Mücadele ile başlayan milli uyanış bugün ülkemizde olduğu gibi Söğüt’te de artarak devam etmektedir. Her geçen gün Söğüt daha da güzelleşmekte ve gelişmektedir. Söğüt hem kuruluşta hem kurtuluşta gerçekten Ertuğrul ocağı olarak vazifesini eksiksiz yapmıştır.
Ertuğrul Gazi ve Halime Hatun ailesinin, Savcıbey, Gündüz Alp ve Omsam Bey olmak üzere üç oğlu vardır. Savcı (Sarı Yatu)Bey İkizce’de şehit olduktan sonra Söğüt’e getirilerek babasının yanına defnedilmiştir. Gündüz (Kender)Alp İznik’in fethinden sonra, son yıllarını ilim ve ibadetle geçirmek üzere oraya yerleşmiştir. İznik’te vefat ettiği ve oraya defnedildiği tahmin edilmektedir. Osman ( Kara Osman ) Bey kara yağız, geniş omuzlu, civanmert, delidolu ve dirayetli bir insandı. Yesevi ocağından Anadolu’ya gelmiş Şeyh Edebali’nin sohbetlerine katılır, bundan büyük keyf ve feyz alırdı.
|